Gülümseten Tasarımların Ardındaki Tasarım Dehası

İçerik

İç ve dış mekanların ambiyansına ruh katan mobilya tasarımları ile dünya çapında bir bilinirliğe sahip olan Normand Couture, 21 yaşında henüz yeni mezun olmuşken ilk modern tasarım mağazasını açarak sektöre hızlı bir giriş yapıyor. Müşterilerine benzersiz tasarımlar sunmak için dünyayı dolaşan ve yeni keşifler yapan Couture için dış mekânlar özelinde mobilya tasarımları macerasına başlangıç COUTURE Jardin markası ile oluyor.
COUTURE Jardin markası hem markanın kurucusu ve tasarımcısı Normand Couture hem de mobilyalarında işlevselliği ve tasarımın gücünü eş zamanlı yaşamak isteyen birçok kişi için önemli bir dönüm noktası olma niteliği taşıyor. Normand Couture imzası taşıyan birbirinden şık tasarımlar günümüzde 50’den fazla ülkeden satışa sunuluyor ve kendisinin global çapta kazandığı 60’tan fazla ödül onun işlevsellik ile modernizmi birleştiren tasarımlarının doğal bir sonucu olarak yorumlanıyor.
İlhamı Doğadan Alıyor, Samimiyeti Tasarımlara Yansıtıyor
Normand Couture modern ve sıra dışı tasarımlarını yaparken doğadan ilham almanın oldukça etkili bir seçim olduğu görüşünde. Kanada’da, Quebec dağlarında sade ve doğa ile iç içe bir yaşam süren dünyaca ünlü tasarımcı doğanın sunduğu yaratıcılık fırsatının değerlendirilmesinden yana. Nitekim bu görüşünü farklı koleksiyonlarında da somutlaştırmayı başarıyor.
Kuş yuvası, kanatlar ve HUG koleksiyonu ile ön plana çıkardığı kelebek ilhamı onun tasarımlarının benzersizliğini ortaya koyuyor. Tasarımlarını “Davetkâr ve Gülümseten Tasarımlar” şeklinde tanımlayan Couture HUG koleksiyonunun şıklığı, konforu ve fonksiyonel özellikleri ile bir kez daha tasarım dünyası kadar elegant bir dekorasyon algısına sahip son kullanıcıların dikkatini çekmeyi başarıyor.
Modüler, Özellikli, Sıra Dışı: HUG Koleksiyonu
“Normand Couture imzası taşıyan HUG Koleksiyonu dünya çapında yankı uyandırdı.” demek ne eksik ne de yanlış bir yaklaşım. Koltuklar, bölmeler, çoklu modüler elemanlar, şezlonglar, sedirler, masalar ve HUG Pavillion’un alüminyum çerçevesine bağlanabilen çıtalı gölgelik gibi birçok farklı birimden oluşan koleksiyon muazzam bir özgürlük sunuyor.
HUG Koleksiyonu’nun bir parçası olarak tasarlanan Pavillion, koleksiyondaki diğer oturma üniteleri tarafından tamamlanabiliyor ya da onları tamamlayabiliyor. Bir çapa olarak kullanıldığında sayısız oturma alanı oluşturulabilmesine olanak sağlayan dış mekân mobilyası, Museum of Architecture and Design ve The European Center for Architecture Art Design and Urban Studies tarafından 2021 İyi Tasarım Ödülü’ne layık görüldü.
Materyallerin kalitesi ve inceliği de dikkat çekiyor. Koleksiyonda yüksek yoğunluklu köpük kullanılıyor. Tasarımda ön plana çıkan bir diğer unsur UV ışınlarına karşı dayanıklı örgü formundaki akrilik kumaş; bu kumaş aynı zamanda su geçirmiyor.